Marmara’da beklenen büyük deprem 17 Ağustos’ta oldu
Adalar ve Marmara depremleriyle ilgili uzman görüşleri: Yanıltıcı deprem söylemlerine bilimsel, güvenilir açıklamalar ve güncel bilgiler.
İstanbul ve diğer şehirlerde son dönemde deprem tahminleriyle gündeme gelen Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Marmara Denizi’nde 7 büyüklüğünde bir deprem öngörüsüne karşı temkinli duruşunu sürdürdü. Adalar bölgesinin jeolojik yapısına ilişkin açıklamalarını yineleyerek, bu alanın Kuzey Anadolu Fayı üzerinde beklenen bir kırılmayı doğrudan işaret etmediğini söyledi.
“HERKES BÜYÜK DEPREM DEDİ, ADALAR’I İŞARET ETTİ” kapsamında Üşümezsoy, 1999 sonrası dönemde Adalar bölgesinin nasıl şekillendiğini özetledi. Bölgenin kuzey-güney yönünde genişleyen bir çökme alanı içerdiğini, Silivri ve Tekirdağ çukurlarının gerilmelere dayalı oluşumlarla birlikte hareket ettiğini belirtti. Buna göre Adalar fayı ise gerildiği için Aston’ın aksine çökmeler gösteriyor; bu bölge Kuzey Anadolu Fayı üzerinden doğrudan geçmiyor. Yalova Çınarcık ise bu bağlamda önemli bir referans noktası olarak öne çıkıyor.
“8 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM BEKLEYENLER BİLMİYOR” ifadelerini hatırlatan Üşümezsoy, Marmara Denizi boyunca 180 kilometre uzunlukta bir fay kırılmasının 8 büyüklüğünde deprem için yeterli olup olmayacağı konusunda bilimsel belirsizlikleri vurguladı. 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremlerinin derin etkisini hatırlatan uzman, Marmara’da uzun yüzey kırılmalarının kaçınılmaz olmadığını ve bu tür varsayımların dikkatli incelenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
“BURADA NASIL OLUR DA 10 KİLOMETRELİK YÜZEY YIRTILIR” sorusuna karşılık, yırtık çaplarına bağlı olarak büyüklüklerin nasıl değiştiğini sade bir dille açıkladı: 1 km çapında bir yırtık ~4, 3 km çapında alanlar ~5, 10×10 km gibi alanlar ~6, 1000×100 km ölçekli yırtıklar ise ~7 büyüklüğünde depremi tetikleyebilir. Ancak bu tür hesaplamaların deprem ihtimallerini mutlaklaştırmadığını, derinlik ve uzunluk gibi değişkenlerin etkili olduğunu vurguladı. Marmara’da 7.8 büyüklüğünde bir deprem için yaklaşık 400 km uzunlukta ve 15 km derinlikte bir yüzeyin kırılması gerektiğini belirtti; buna karşın bölgenin bazı alanlarında derinliğin bu tür yüzey kırılmalarına uygun olmadığını ekledi.
“MARMARA’DA BÜYÜK BİR FAY YOK” ifadesini paylaşan Üşümezsoy, Yalova ile Yeşilköy arasındaki 65 kilometrelik fay hattının 1894’te kırıldığını, bir kez kırıldıktan sonra yeniden kırılmanın zaman alacağını söyledi. Marmara Denizi’nde önceki kırıkların mevcut stres birikimini değiştirdiğini ve yeni büyük bir fay oluşumunun şu anda konuşulması gerektiği yönündeki görüşlerin aşırı güven içerdiğini belirtti. Bununla birlikte, geçmişte gerçekleşen depremlerin bölgenin dinamiklerini etkilediğini ve bu etkilerin dikkatli bir şekilde izlenmesi gerektiğini ekledi.